{ "title": "Mide Biyopsisi", "image": "https://www.biyopsi.gen.tr/images/mide-biyopsisi.jpg", "date": "20.01.2024 13:30:09", "author": "dudu yıldız", "article": [ { "article": "Mide biyopsisi, mide, yemek borusu, onikiparmak bağırsağı, ince bağırsakların üst kısmının incelenmesi ve bu sırada mideden küçük bir parça alınması işlemine mide biyopsisi denir. Bu işlem ucunda ışık kaynağı ve kamera bulunan esnek bir borunun doktor tarafından ağızdan girilerek yemek borusu ve mideye ulaşmasıyla uygulanırken; üst gastrointestinal kısmın incelenmesi sağlanmış olur. Bu sırada gerekli görülen bölgeden alınan parçanın patoloji laboratuara göndererek; incelemesinin yapılması sağlanır. Böylelikle mide organların hastalıklarının kesin olarak tanısının konulması mide biyopsi ile sağlanır. Biyopsi alınması kesinlikle tehlikeli olmayıp; kanser hastalıklarının kesin tanısının konulmasını sağlar. Böylelikle gerekli olan tedavi ve ameliyat yapılması için gerekli olan bilgi mide biyopsisinde sağlanır. Mide biyopsi yapılırken; hafif sedasyon yapılarak hastanın bir şey hissetmemesi sağlanır.

Mide biyopsi kimlere uygulanır?

Mide biyopsisi 5 yıldan daha fazla süren reflü hastalarında özellikle 50 yaşın üstündeki yetişkinlere yapılması gerekir. Bu hastalığın Özofagus gelişme riski olması sebebiyle yemek borusu hücrelerinin uzun süre asit teması ile karşılaşması sonucunda, ince ve kalın bağırsak hücrelerinde dönüşüme olması durumunda hastaların yemek borusunun Berata dönüşmesi ve böylelikle kanser oluşma riski olmasından dolayı uygulanması gerekir. Belirli aralıklarla hastanın takibi gerekir. Mide biyopsi yapılmasını gerektiren diğer nedenler arasında ise alarm septomlarının olması sebebiyle mide biyopsi yapılmasıdır. Alarm septomlarında sindirim sistemi kanlanması bulguları olduğunda özellikle de kahve telvesi gibi kusma problemlerinde ve pis kokulu dışkı yapılmasında gereken işlemler arasında yer alır. Ayrıca yutma güçlüğü, yutarken ağrı duyma ve aşırı kilo kaybında da mide biyopsisi işlemi gerçekleştirilir. Anemi, özellikle kansızlıkta, erkeklerde, menopoz sonrası kadınlarda mutlaka araştırılması gerekir. Dışkıda gizli kan testinin pozitif bulunması ile 40 yaşını geçen hastaların gizli kan testini yaptırması gerekir. Böyle hastalara mide biyopsisi de uygulanır.

Reflü yakınmaları uzun süren kişilere yemek borusunda bulunan hasarın derecesini tespit etmek için mide biyopsi uygulanırken; reflüye neden olan yemek borusunun mideye geçen kısmındaki bölgenin mide fıtığı veya mide bölgesindeki gevşekliği tespit etmek içinde mide biyopsi uygulanması önemlidir. Reflü problemin gerekli tedavi edilmesi için mide biyopsi yapılması yararlıdır. Ancak uzun süre mide problemi sorunu yaşamayan genç hastalara mide biyopsisi yapılmasına gerek yoktur.

Mide biyopsi sonrası yapılması gerekenler

Hastanın mide biyopsi yaptırmadan önce kullandığı ilaçları biyopsi yapacak doktoruna bildirmesi gerekir. Doktorun ilaçları yeniden düzenlenmesi, mide biyopsisinden 8 saat önce katı ve sıvı gıdaların alınmaması gerekir. Mide biyopsisi sırasında verilen hafif anestezik ilaçlar sonrasında dikkat reflekslerinde zayıflama olmasından dolayı biyopsi sonrasında dikkat gerektiren işlerin yapılması gerekir. Ayrıca mide biyopsi sonrasında hastanın araç kullanmaması gerekir. Biyopsi sonrasında hastada olan boğaz kısmındaki uyuşukluk geçmeyeceği için yutkunma pozisyonu tamamen normale dönünceye kadar yemek yeme ve içme gibi gıda alımını ertelemesi gerekir. Doktorun belirtmediği sürece mide biyopsi sonrasında hastanın kullandığı ilaçlara devam etmemesi gerekir. Biyopsi sonrasında dokuların patolojiye gönderilmesinin ardından sonucun beklenmesi gerekir. Gelecek patolojik rapora göre hastaya gerekli tedavi uygulanır.

Mide biyopsi sonrasında hastanın aldığı gıdalara dikkat etmesi son derece önemlidir. Hastaların baharatlı gıdalar tüketmesi sakıncalıdır. Ayrıca asit içeren domates, limon gibi asit oranı yüksek besinlerden uzak kalınmalıdır. Sigara, alkol, kafein gibi zararlı içeceklerin kullanımını bırakmaları oluşan problemin azalması için oldukça önemlidir.
" } ] }